Kuçuradi, İoanna2024-10-012024-10-012022Kuçuradi, İoanna. (2022). Baktığını görebilmek, İnsan Hakları Araştırma ve Uygulama Merkezi UNESCO Felsefe ve İnsan Hakları Kürsüsü Bülteni, T.C.Maltepe Üniversitesi. (11), s.1.2587 - 148Xhttps://hdl.handle.net/20.500.12415/12850Dünya düzeyinde bugün yaşadığımız birçok sorunun temelinde yatan, kişilerin çoğunun baktığını görememesidir. Çağımızın sürüklendiği, “ne olsa olur/anything goes” motto’suyla postmodernizm denilen anlayış ile rekabete dayanan ve reklamları kullanarak kişileri, ihtiyaçları olmasa da, daha çok ve daha çok tüketime sürükleyen “tüketim toplumu” ve buna kendini uyarlayan “çağdaş” eğitim, bu durumun ortaya çıkmasında önemli bir rol oynamış bulunuyor. Bilgilerden ziyade yani baktıkları şeyi görme sonucu edindikleri bilgiden ziyade enformasyon anlamında ikinci elden bilgiyle kişilere davranış kazandırmayı amaçlayan eğitim, bilgisayarların yardımıyla insanların mantıksal bağlantıları iyi-kötü kurmalarını sağlasa da, günlük yaşamda olan bitenler ve yapılanlar arasındaki varlıksal bağlantıları olan bağlantıları görmesini pek öğretmiyor. İnsan kafasının kuramayacağı karmaşıklıkta ve inanılmaz bir hızla bilgisayarla kurulan bağlantıların yalnızca bir tür bağlantılar olduğu; günlük yaşamda olan bitenler arasında ve yapılanlar arasındaki ilgilerin/ bağlantıların mantıksal bağlantılar olmadığı, varlıksal bağlantılar olduğu yani kurulacak bağlantılar değil, mevcut olan ve görülecek bağlantılar olduğu gözden kaçırılıyor. Böylece “tüketim toplumu”nda “modüler eğitim” yapılıyor: bilgiler, hakkında oldukları şeyler arasında mevcut ilgilere göre değil, bir odadaki eşya modülleri gibi istenildiği zaman yeri değiştirilebilecek modüller sayılıyor. Bu şekilde yapılan eğitim, insanların çoğunun varlıksal bağlantıları görmemesine yol açıyor. Bu da “ne olsa olur” anlayışıyla birleşince, yaşamla ilgili konularda doğru ile yanlış, değerli ve değersiz arasındaki fark ortadan kalmış oluyor. Bu, aynı zamanda yalnızca tek tek var olanlar arasındaki bağlantıları görmemeye değil, olan bitenlerin ve yapılanların temelindeki bilgisel problemleri, yani onlara yol açan nedenleri de görmemeye neden oluyor. Dikkat ederseniz, bu durum dile bile yansıyor. Bu dediklerimi, isterseniz, örneklendireyim: Bugün insanların çoğunun farkında olmadıkları bir fark, şu anda olamayan/yapılamayan ama olması/gerçekleştirilmesi mümkün/ olanaklı olan ile imkânsız/olanaksız olan arasındaki farktır. Örneğin, doğa yasaları denen yasalara aykırı bir şeyin gerçekleştirilmesi: birisi cinnet geçirip kendini pencereden dışarı atarsa, düşmemesi gibi. Ama başka bir gezegende günün birinde yaşamak mümkün olabilir belki. Ancak çok önemli bir hususu gözardı etmemek gerekiyor. Özellikle Bioetiğin dikkat çektiği bu husus, her yapılabilir olanı yapmamak gerektiği, her gerçekleşebilir olanın, etik değeri bakımından değerlendirmeden yapılmaması gerektiğidir.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessBakmakGörmekİnsanTüketim ToplumuBaktığını görebilmekOther111