Colak, ErtugrulAktaş, Ranan Gülhanİsan, HaticeÖner, Çağrı2024-07-122024-07-1220201305-49532587-157910.20515 /otd.584749https://doi.org/10.20515 /otd.584749https://search.trdizin.gov.tr/yayin/detay/404137https://hdl.handle.net/20.500.12415/9570Hepatoselüler karsinoma (HCC) dünya çapında görülme sıklığı açısından en çok görülen dördüncü kanser türüdür. Bu kansertürünün görülme nedenlerinin başında Tip II diyabet, obezite ve alkol kullanımı gelmektedir. Çalışmamızda, karaciğerhastalıklarında etkili olan, ancak hücresel mekanizmalar açısından etkileşimi henüz tam olarak belirlenemeyen vitamin D’nin hemilaç formu hem de aktif formu olan 1,25-dihidroksivitaminin [1,25(OH)2D3] HepG2 hepatoselüler karsinom hücrelerininkarakteristik özelliklerinde oluşturduğu değişimlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. HepG2 hücrelerine vitamin D’nin hem ilaç formuhem de 1,25(OH)2D3 formu ayrı ayrı uygulanarak en etkili konsantrasyonları ve saatleri belirlendi. Bu aşamadan sonra uygunkonsantrasyon ve saatte uygulanan her iki maddenin HepG2 hücrelerinin proliferasyonu, adezyonu ve immunohistokimyasal olarakp53 miktarındaki etkileri belirlendi. Elde edilen verilere göre, 250 nM vitamin D’nin ilaç formu HepG2 hücrelerine uygulandıktan96 saat; 250 nM 1,25(OH)2D3 uygulandıktan sonra 48 saat sonra kontrol grubuna göre istatistiksel olarak proliferasyonun en çokgörüldüğü konsantrasyon ve saat olarak belirlendi. Hem vitamin D’nin ilaç hem de 1,25(OH)2D3 formu HepG2 hücrelerininadezyonunu kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde azaldığı belirlendi (p<0.001). Optimal konsantrasyon vesaatte uygulanan her iki vitamin D formunun p53 miktarındaki değişimleri immunohistokimyasal olarak incelendiğinde, kontrol vesham gruplarına göre azaldığı gözlendi. Hepatoselüler kanser hastalarında uygulanacağı zaman, vitamin D dozuna dikkat edilmesive sürekli kontrol altında olunması yönünde ön veri sağlamaktadır. Her ne kadar bazı karaciğer hastalıklarından korunmak içinönemli bir vitamin olmasına rağmen; kanser hücrelerinde proliferasyonu arttırması, adezyonu azaltması ve bir tümör baskılayıcıolan p53 miktarını azaltması konu üzerinde soru işaretleri yaratmaktadır. Vitamin D’nin hepatoselüler hastalar üzerindeuygulanması konusunda farklı bir bakış açısı yaratan sonuçlarımız, ilerleyen dönemlerde konu ile alakalı yapılacak olan çalışmalarönemli bir ön veri niteliği taşımaktadır.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessVitamin D’nin Hepatoselü ler Karsinom Ü zerindeki EtkisiArticle310330140413742