Hamzaoğlu Zafer, BüşraUysal, Veli Şafak2024-12-122024-12-122024Hamzaoğlu Zafer, B. ve Uysal, V. Ş. (2024). Edebi anlatılarda mimari arketipler üzerine bir inceleme: Evliya Çelebi’nin Seyahatname'si örneği, Lisansüstü Araştırmalar Sempozyumu I Bildiri Özetleri E-Kitabı, Edgü, Erincik ve Özgüven, Yekta (ed.), T.C. Maltepe Üniversitesi, s.11.https://hdl.handle.net/20.500.12415/12996'İlk örnek', 'asıl olan' anlamına gelen arketipler, Cari Gustav Jung'un tanımladığı bir kavramdır ve insanların doğal olarak sahip olduğu ortak düşünceleri anlatmak için kullanılan kolektif bilinç dışının yapı taşları olarak düşünülebilir. Jung arketip araştırmalarında mimarlık alanına doğrudan atıfta bulunmasa da; birbirinden bağımsız bireysel araştırmacılar tarafından mimarlıkta arketip kavramı ele alınmıştır. Mimarlar ve düşünürler doğrudan ya da dolaylı olarak arketip fikrine atıfta bulunarak bu alanı besler. Mitler ve anlatılarda kolektifin imgeleri görünür olur, bu nedenle Jung, arketiplerin mitler ve masallarda, yaratıcı üretimlerde aranması gerektiğini söyler; anlatılar arketiplerin kaynaklarıdır. Jung'un işaret ettiği bu anlatı alanı, mimari arketiplerin araştırılması açısından da zengin bir içeriğe sahiptir. Çünkü anlatı ve mimarlık da içerme, kapsama, ilham olma gibi birbirleriyle farklı ilişkilenme şekillerine sahip olan iki araştırma alanıdır. Anlatının kaynağı olan anlatıcı ise Benjamin tarafından yoldan gelen biri olarak tanımlanır. Yani anlatı; gezgin ve gezme/seyahat eylemi sayesinde oluşur, yayılır, nesiller boyunca aktarılır. Geziler anlatıların oluşmasına neden olurken, anlatılar da gezilerin başlatıcısı olma potansiyeli taşır. Üç ana kavram olan gezi, anlatı ve arketip arasındaki bu ilişkilere göre seyahatnameler yani gezi yazıları anlatıların dayandığı ilk örnekler ve mekânın ilişkilendiği önemli kaynaklardır.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessMimari ArketiplerAnlatıSeyahatnameEvliya ÇelebiEdebi anlatılarda mimari arketipler üzerine bir inceleme: Evliya Çelebi’nin Seyahatname‘si örneğiBook11