Maltepe Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi
DSpace@Maltepe, Maltepe Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.

Güncel Gönderiler
Hemşirelik bölümü son sınıf öğrencilerinin çevre sorunlarına yönelik tutumları / Department of senior nursing students' attitudes toward environmental problems
(T.C. Maltepe Üniversitesi, 2010) Çınar, Nursan; Akduran, Funda; Dede, Cemile; Altınkaynak, Sevin
Amaç: Bu çalışma, hemşirelik bölümü son sınıf öğrencilerinin çevre sorunlarına yönelik tutumlarını belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Çalışmaya Sakarya Üniversitesi Etik Kurulundan onay alındıktan sonra başlanmıştır. Çalışmanın evrenini 2010 yılı Bahar Yarıyılında Sakarya Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümünün son sınıfında öğrenim gören öğrencilerin tamamı (N:75), örneklemini ise verilerin toplandığı tarihte okulda bulunan ve çalışmaya katılmaya gönüllü öğrenciler (N:55) oluşturmuştur. Tanımlayıcı olarak yapılan bu çalışmada veriler, araştırmacılar tarafından hazırlanan “Kişisel Bilgi Formu” ve öğrencilerin çevre sorunlarına yönelik tutumlarını ölçmek amacıyla Berberoğlu ve Tosunoğlu (1995) tarafından üniversite öğrencilerinin çevresel tutumlarını belirlemek amacıyla geliştirilmiş 21 maddeli “Çevresel Tutum Ölçeği” kullanılarak toplanmıştır. Formlar öğrencilere araştırmacıların gözetiminde, anketin amacı ve gereklerini belirten bir ön bilgilendirme yapıldıktan sonra uygulanmıştır. Veriler, SPSS programında, Cronbach Alpha, yüzdelik, ortalama, standart sapma, Mann Whıtney U, Kruskal Wallis analizleri kullanılarak değerlendirilmiştir. Bulgular: Araştırmaya katılan öğrencilerin; % 63,6'sı kız (n:35), % 36,4'ü erkek (n:20) idi. Bu çalışma da ölçeğin Cronbach alfa değeri 0.65 bulundu. Öğrencilerin “Çevresel Tutum Ölçeği” puan ortalaması 83.18 ± 7,47 olarak saptandı. Öğrencilerin ölçek maddelerinden en yüksek puanı “Ozon tabakasındaki incelme tüm insanları tehdit etmektedir” maddesinden aldıkları (4,51), en düşük puanı ise “Ülkelerin, kendi doğal kaynaklarını istedikleri gibi kullanmalarına Birleşmiş Milletler dahil, hiç bir kurum yada kuruluş karışmamalıdır” maddesinden aldıkları (2,64) belirlendi. Öğrencilerin tanıtıcı özellikleri ile “Çevresel Tutum Ölçeği” puan ortalamaları karşılaştırıldığında; cinsiyet, anne baba eğitimi, yaşadığı yer ve ekonomik durum ile ölçek puanları arasında anlamlı bir ilişki saptanmadı (p>0,05). Sonuç: Çalışmada hemşirelik öğrencilerinin birçok konuda çevre sorunlarına yönelik tutumlarının istenilen düzeye yakın olmasının yanı sıra çevresel risk olarak kabul edilen bazı konuların öğrenciler tarafından yeterince riskli olarak algılanmadığı belirlendi. Farklı birçok faktörün etkileyebileceği çevresel risk algısının gelişmesi ve ileride toplumda önemli bir danışma ve bilgi kaynağı olacak hemşirelerin eğitiminde çevresel risklere ve olası sonuçlarına yönelik programların arttırılması yararlı olacaktır.
Hastanede yatan riskli gebelerde hastane stresörlerinin ve bakım gereksinimlerinin belirlenmesi / Determination of hospital stresses and nursing care for risky pregnant staying at hospital
(T.C. Maltepe Üniversitesi, 2009) Pamuk, Sevil; Arslan, Hediye
Amaç: Çalışmamız, hastanede kesin yatak istirahatı alan riskli gebelerin, yatak istirahatına bağlı gelişen hastane stresörlerini ve hemşirelik bakımını belirlemek amacıyla tanımlayıcı olarak planlanmıştır. Yöntem: Çalışmamızın evrenini 10.gebelik haftasını doldurmuş, en az 5 gündür hastanede kesin yatak istirahatı alan, çalışmaya katılmayı kabul eden 61 yüksek riskli gebe oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında Hasta Tanılama Formu, geçerlik-güvenirlik çalışmaları yapılmış ‘Antepartum Semptom Kontrol Listesi' ve ‘Antepartum Hastane Stresörleri Ölçeği' kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde Cronbach 's a güvenirlik katsayısı hesaplaması, yüzdelik, ortalama ve ki-kare testi kullanılmıştır. Bulgular: Gebeler, hastanede kesin yatak istirahatına bağlı olarak orta / şiddetli düzeyde ‘hazımsızlık, kasık-kalça-sırt-pelvis-baş ağrısı, uyku değişikliği ve ödem' şikâyetlerini yaşamışlardır. En çok stres yaşatan konular, ‘Bebeğimin sağlığını düşünme, daha ne kadar hastanede kalacağımı merak etme, doğumu düşünme, yatmaktan bıkma, anne olma konusunda endişelenme, sıkıntılı hissetme, test sonuçlarını düşünme, başkalarına bağımlı olma, yabancı bir yatakta uyuma, boş durmaktan sıkılma' olarak bulunmuştur. Sonuç: Hastanede kesin yatak istirahatındaki riskli gebelerin, fiziksel veya psikolojik sorunlar yaşadıkları belirlenmiştir. Fiziksel ve psikolojik yakınmaların birbirleri ile ilişkili olduğu ve hastanın demografik, obstetrik özellikleri ve sosyal destek kaynaklarıyla bağlantılı olarak arttığı ya da azaldığı saptanmıştır. Bu yakınmaların azaltılmasında perinatoloji alanında hizmet veren sağlık profesyonelleri ve özellikle hemşirelerin etkili rol oynadıkları belirlenmiştir.
Hastaların ameliyat öncesi döneme ait bilgi gereksinimlerinin belirlenmesi / Determination of patient's knowledge requirements belonging to preoperative period
(T.C. Maltepe Üniversitesi, 2010) Dolgun, Eda; Candan Dönmez, Yelda
Amaç: Çalışmada hastaların ameliyat öncesi döneme ait bilgi gereksinimlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı tipte olan araştırma verileri; bir devlet hastanesinde cerrahi kliniklerinde ameliyat olan hastalarla (n=69) yüz yüze görüşme yöntemi ile toplanmıştır. Veri toplama formunda; hastaların sosyo demografik özelliklerini (6 soru) ve ameliyat öncesine ilişkin bilgilendirilme durumlarını saptamaya yönelik (26 soru) toplam 32 soru yer almaktadır. Veriler sayı ve yüzde analizleri ile değerlendirilmiştir. Bulgular ve Sonuç: Hastaların yaş ortalaması 57.10 ± 16.73 olarak bulunmuştur. Hastaların % 84.1'ine doktorun ve % 47.8'ine hemşirenin kendisini tanıttığı, % 66.7'sine ameliyatı hakkında bilgi verildiği, % 42.0'ının verilen bilgileri hem doktor hem de hemşireden aldığı ve % 52.2'sinin verilen eğitimi yeterli bulduğu saptanmıştır. Hastaların ameliyat öncesi döneme ait bilgi gereksinimlerine göre eğitimin planlanması ve uygun eğitim materyalleri ile desteklenerek bilgi verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Günlük gazetelerde hemşirelik haberlerin incelenmesi / Investıgatıon of nursıng news ın daıly turkısh newespapers
(T.C. Maltepe Üniversitesi, 2009) Ertem, Gül; Candan Dönmez, Yelda; Öksel, Esra
Amaç: İnsanlar güncel olayları kitle iletişim araçları sayesinde öğrenir ve takip ederler. Yazılı kitle iletişim araçlarından olan günlük gazeteler toplumun bilgilendirilmelerinde en önemli kaynaklardan biridir. Bu araştırma, hemşirelik ile ilgili yazılı basında yer alan haberlerin incelenmesi amacı ile retrospektif olarak planlanmıştır. Yöntem: Retrospektif, tanımlayıcı tipte olan bu araştırmada, 01 Ocak- 31 Aralık 2006 tarihleri arasında arşivine internet aracılığı ile 7 gazetede “hemşirelik” anahtar kelimesi ile girilen haberler değerlendirilmiştir. Bulgular: Araştırma sonucunda 7 gazetede hemşirelik ile ilgili toplam 103 habere ulaşılmış ve incelenmiştir. İncelenen haberlerin %33,01'inin köşe yazısı/makale şeklinde yer aldığı, %35,92'sinin duygu tonunun olumsuz olduğu, %33,99'unun haber ajansı/muhabir kaynaklı olduğu, %49,54'ünün bilimsel olmadığı, %60,19'unun resimli olmadığı ve resimli olanların %65,85'inin resminin konu ile ilgili olduğu saptanmıştır. Hemşirelik ile ilgili haberlerin konu dağılımlarına bakıldığında ise; %13,60'ının hemşirelik yasası, %9,70'inin hemşirelik bakımı, %5,83'ünün hemşirelik araştırmaları, %17,48'inin hemşirelerin çalışma koşulları, %3,88'inin hemşirelerin tükenmişlik, stres, ve şiddet gibi problemleri, %47,57'sinin ise hemşirelerin sosyal-sanatsal faaliyetleri, aile yaşantıları, hemşirelik eğitimi ve hemşirelik okulları gibi diğer konuları içerdiği saptanmıştır. Sonuç: Yazılı kitle iletişim araçlarından olan gazetelerde hemşirelik ile ilgili haberlere yeterince yer verilmediği, yayınlanan haberlerin ise çoğunluğunun olumsuz duygu tonunda yer aldığı ve haberlerin hemşireliğin bilimsel yönünü yansıtmadığı belirlenmiştir. Bu sonuçlar bağlamında; toplumun geniş bir kesimine hızlı ulaşabilen gazetelerde mesleki, bilimsel, sanatsal anlamda hemşireliği daha iyi tanıtabilecek planlama ve uygulamaların yapılması gerekmektedir.
Graves oftalmopatili hastalarda verilen eğitimin semptomlara ve sağlıklı yaşam biçimi davranışlarına etkisi / Effect of given training to symptoms and healthy lifestyle behaviors in patients with graves' ophthalmopathy
(T.C. Maltepe Üniversitesi, 2009) Kısa, İnci; Çınar, Sezgi
Amaç: Araştırma, Graves oftalmopatili hastalara verilen eğitimin semptomlara, sağlıklı yaşam biçimi davranışlarına ve uyku sorununa etkisini değerlendirmek amacıyla yapıldı. Yöntem: Çalışma, deneysel ve vaka-kontrollü olarak yapıldı. Araştırmada veriler Hasta Tanıtım Formu, Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları Ölçeği ve Uyku Sonrası Değerlendirme Ölçeği ile bire bir yüz yüze görüşme yöntemi ile araştırmacı tarafından toplandı. Hastaların göz çapları Hertel ölçeği ile ölçüldü. Eğitim grubunda 33, kontrol grubunda 30 hasta yer aldı. Eğitim grubuna ilk görüşmede araştırmacı tarafından veri toplama araçları uygulandıktan sonra, yine araştırmacı tarafından hazırlanan renkli eğitim kitapçığı yardımı ile eğitim verildi. Kontrol grubuna, veri toplama araçları uygulandıktan sonra eğitim verilmedi ancak ikinci görüşmeden sonra bu hastalara da eğitim ve eğitim kitapçığı verildi. İkinci görüşmeler üç ay sonra yapıldı. Bulgular: Eğitim grubu hastalarında yapılan eğitim, oftalmopati semptomlarında, uyku sorunlarında ve sağlıklı yaşam biçimi davranışlarında olumlu değişim yarattı. Birinci ve ikinci görüşmeye göre kontrol grubunda göz semptomlarında, uyku sorunlarında ve sağlıklı yaşam biçimi davranışlarında ise anlamlı fark görülmedi. Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları toplam puanı ve ölçeğin alt boyutu olan sağlık sorumluluğu, fiziksel aktivite, beslenme alışkanlığı, ruhsal gelişim, kişilerarası ilişkiler ve stres yönetimi puanları kontrol grubuna göre eğitim grubunda anlamlı olarak yüksek bulundu. Sonuç: Oftalmopatili hastalarda göz semptomlarını azaltma, sağlıklı yaşam biçimi davranışları kazandırma ve uyku sorunlarını gidermek için sağlık eğitimi etkilidir.