Yazar "Altun, Deniz" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Yayın Coronavirüs ve çevrimiçi (online) eğitimin önlenemeyen yükselişi(Durmuş Günay, 2020) Telli, Sahure Gonca; Altun, DenizAralık 2019 sonu ve 2020 Ocak Ayı başında ortaya çıkan Covid-19 Virüsü bütün dünyada korkulu bir rüya haline geldi. Ölümleri azaltmak, bulaşın ilerleme hızını düşürmek, tedavi çalışmaları için zaman kazanabilmek amacıyla birçok ülkede alınan tedbirler arasında, eğitim kurumlarında ve üniversitelerde sınıf içi yüz yüze eğitime belli bir süre ara vermek ya da tatil ilan etmek gibi düzenlemelerle olabildiğince sosyal mesafe yaratmaya çalışılmıştır. Buna ilişkin olarak Birleşmiş Milletler verilerine göre, dünyada 770 milyon kişilik öğrenen kitle, okulların ve üniversitelerin kapanmasından etkilenmiştir. Bu çalışmada, ülkelerin ve üniversitelerin eğitim öğretime ara vermemesini sağlamak adına bir zorunluluk haline gelen uzaktan eğitim çalışmalarının bir değerlendirilmesi yapılmıştır. Bu kavramsal çalışmada, durum tespiti yaparak çevrimiçi öğrenmenin yüz yüze öğrenmeye göre kriz dönemi sonrasında da ana akım öğrenme haline dönüşmesi konusu ele alınmaktadır.Yayın Dijital dönüşüm nasıl gerçekleşir ?(Maltepe Üniversitesi Yayınları, 2020) Telli, Gonca; Altun, Deniz; Telli, Gonca; Aydın, SametDijital dönüşüm; mobil teknolojiler, internet, nesnelerin interneti, otomasyon, robot teknolojileri, bulut bilişim teknolojileri, blokzincir, yapay zeka, arttırılmış ve sanal gerçeklik gibi farklı ve yeni dijital teknolojilerin insan hayatına ve işletme süreçlerine girmesi ile oluşan değişim, işlem, uygulama ve etkileşimlerin tümüdür. Bu değişim ile eski iş yapma biçimleri dönüşmekte, bu zamana kadar işlerle ilgili öne çıkan birçok kısıt ortadan kalkmakta ve hatta daha kısa etkin ve işlevsel hale gelmektedir. İşletmelerde gerçekleştirilen dijital dönüşümden çalışanlar, müşteriler, tedarikçiler ve paydaşlar dahil, şirketin tüm ekosistemi etkilenir. Dijital dönüşüme ayak uyduran başarılı işletmeler yeni iş modelleri, yeni gelir akışları ve yeni rekabet avantajı kaynaklarının sağlanabilmesini daha ucuz, daha hızlı ve daha müşteri odaklı bir şekilde gerçekleştirmişlerdir. İşletmelerde dijital dönüşümün doğru analiz edilebilmesi ve hazırlıkların doğru yapılabilmesi için bazı sorulara cevap aranmalıdır; “İşletme dijital zorluklar sebebiyle ne şekilde değişmelidir? Dijital kavramı ne kadar önemlidir ?Yayın Dijital dünyada analog kalmamak için insan kaynaklarının dönüşümü(Maltepe Üniversitesi, 2019) Telli Yamamoto, Gonca; Zümrüt, Neylan; Altun, Deniz15. yüzyılda sömürgecilik ve merkantilizm ile başlayıp sanayi, iletişim ve bilgi devrimleri ile yayılan küreselleşme, dünyayı adeta küçültmüş, fırsatları ve riskleri ortaklaştırmıştır. 21.yüzyılda küreselleşme ile; ürünler, beyinler, sermaye, enerji, bilgi ve daha birçok varlık, sayısız piyasada değerlenir ve hızla alınıp satılır hale gelmiştir. Fırsatların ve risklerin tüm dünyaya yayılması yeni oyuncuları sahaya çıkarmış, giderek kızışan küresel rekabet ile Endüstri 4.0’ın getirdikleri birleşince işletmeler “yeni dünyaya adapte olmak için dönüşmek” ya da “yok olmak” seçenekleri ile karşı karşıya kalmıştır. Dijitalleşme; düşünme biçimlerini, tasarım, üretim ve satış süreçlerini, tüketim alışkanlarını ve daha birçok yönden yaşamımızı değiştirmektedir. Gündelik yaşam ve iş dünyası bu şekilde değişirken bütün bunların merkezinde olan insan da bu dalgadan payını almaktadır. Mal ve hizmetlerin üretiminde insan gücüne ihtiyaç neredeyse kalmamış, bunun yerine insandan, otomasyona geçirilmiş süreçlerin koordinasyonu beklenir hale gelmiştir. Büyük veriyi toplamak, analiz etmek ve bundan sonuçlar çıkarmak bilgisayarların işi olur ve asimetrik enformasyon azalırken, bu sonuçları geleceğe yön vermek için kullanan insan fark yaratabilmektedir. Sermaye vatansız hale geldikçe finans dünyası, bu sermayeyi inovasyona yönelten ve en verimli şekilde değerlendiren uzmanları aramaktadır. Ekonomik bir aktör olarak insanın rolü değişirken ondan beklenen bilgi, beceri ve yetkinlik seti de bu eksende yeniden belirlenmektedir. Bu çalışmada gerek çalışanlarda gerekse liderlerde şimdiye kadar aranan bilgi, beceri ve yetkinlikler üzerine kurulmuş İnsan Kaynakları stratejisinin ve uygulamalarının, içinde bulunduğumuz Dördüncü Sanayi Devrimi çerçevesinde güncellenme pratikleri incelenecektir.Yayın İş kazalarının önlenmesinde sanal gerçeklik teknolojisi ile deneyimsel öğrenme(Maltepe Üniversitesi, 2018) Telli Yamamato, Gonca; Zümrüt, Neylan; Altun, DenizÖğrenen makineler, sürücüsüz otomobiller, "cankurtaran" dronlar, yemek siparişini alırken müşteri ile sohbet eden yazılımlar, duyguları analiz eden tarayıcılar, cerrahi operasyon yapan robotlar gibi unsurlarla gelen bilgi çağı, baş döndüren bir hızla hayatımızı şekillendirmektedir. Ancak dijitalleşen bu dünyanın başrolünde hala insan olduğunu göz önüne alarak davranmak gerekmektedir. Bilgiyi değere dönüştüren, hedefe sürece ve sonuca anlam katan insan, tüm zamanların en değerli kaynağı olmaya devam ederken dünya genelinde her yıl binlerce kişi iş kazaları ve meslek hastalıkları sonucu yaşamını ya da çalışma gücünün kaybetmektedir. Sürdürülebilirliği hedefleyen işletmeler, insan kaynağını işle bağlantılı risklerden korumak ve potansiyelinin performansa dönüşmesini engelleyen unsurları en aza indirgemek için, teknolojiye her geçen gün daha fazla yatırım yapmaktadır. Bu çalışmada, iş kazaları ve meslek hastalıkları ile ortaya çıkan travma ilişkili psikolojik bozuklukların tedavisinde kullanılan "kontrollü maruz bırakma" yönteminin, bu kaza ve hastalıkları oluşmadan önlemek amaçlı eğitimlerde "sanal gerçeklikle deneyimsel öğrenme" tekniği olarak kullanılması incelenmiştir. Stratejik insan kaynakları bakış açısı ile "tazmin edici" nitelikteki reaktif yaklaşım yerine "önleyici" nitelikteki proaktif yaklaşıma geçilmesinin, işletmelere sağlayacağı yönetsel, finansal, itibari katkılar ortaya konmaya çalışılmıştır.