Yazar "Demircan, Ahmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Yayın Covid-19 pandemisinin acil servis başvurularına etkisi(T.C.Maltepe Üniversitesi, 2023) Üzer, Begüm; Coşkun Yaş, Secdegül; Kutalmış, Zeynep; Kukul Güven, Fatma Mutlu; Demircan, AhmetAmaç: Son yıllarda hızlı nüfus artışı ve göçler sebebiyle acil servislerde aşırı hasta yoğunluğu gözlenmekte ve kaliteli hizmet sunumu aksamaktadır(1-3). Acil servisler kolay ulaşılabilen, poliklinik randevusu alamayan hastaların anında sağlık hizmeti alabildiği, laboratuvar hizmetlerinden kolayca yararlanabildiği, tetkik-tedavi işlemlerinin daha hızlı yapılabildiği alanlar olarak düşünüldüğünden, her geçen gün kalabalığı ve aynı zamanda kötüye kullanımı artan alanlardır. Son yıllarda Türkiye'de yapılan çalışmalarda acil servislere başvuran hastaların büyük bir kısmının acil patolojisi olmadığı ve bu nedenle gerçek acillere yeterli hizmetin verilemediği bildirilmiştir (4-6). Kılıçaslan ve arkadaşlarının (1) çalışmasında acil servise başvuran hastaların %47,4 'nün, Aydın ve arkadaşlarının (7) çalışmasında ise %62,3 acil olmayan hasta kategorisinde olduğu bildirilmiştir. Covid-19 pandemisi gibi salgınlarda acil servisler diğer zamanlardaki gibi kesintisiz hizmete devam etmektedirler. Hem COVID-19 şüpheli vakaların tespiti ve yönetimi hem de diğer tıbbi acillerin tanı ve tedavi sürecinin devam ettirilmesinde kritik bir öneme sahiptirler. Bu tür damlacık yoluyla bulaşların olduğu bir dönemde sadece gerçek acil hastaların acil servise başvurması beklenmektedir. Çalışma pandemi döneminde acil servis başvurularını değerlendirmek amacıyla yapılmıştır. Materyal-Metotlar: Çalışma, çok merkezli gözlemsel bir kohort çalışmasıdır. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi ve Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne 1 Nisan 2019 ile 31 Mayıs 2019 (Covid-19 Pandemisinden önceki dönem) tarihleri arasında yapılan acil servis başvuruları ile 1 Nisan 2020 ile 31 Mayıs 2020(Covid-19 Pandemisinin ilk dönemleri) tarihleri arasındaki acil servis başvuruları karşılaştırıldı. Hastaların demografik verilerinin yanında, başvuru şikayetleri, ICD tanıları, yapılan tetkikler, konsültasyon durumu ve taburculuk durumları veri toplama formuna kaydedildi. Bulgular: Çalışmaya yaş ortalaması 40,9±19,6 yıl olan 22854 (%47,7) kadın ve 25034 (%52,3) erkek olmak üzere toplam 47888 hasta alındı. Çalışmaya dâhil edilen hastaların %30,1'i (14440) 2020 yılında pandemi döneminde acil servise başvururken, 2019 yılında %69,9'u (33448) pandemi öncesi dönemde başvurmuştur. Pandemi öncesi başvuran hastaların yaş ortalaması 39,8±19,8 iken, Pandemi döneminde yaş ortalaması döneminde başvuranların yaş ortalaması 43,5±18,9 idi (p<0,005). Pandemi öncesi dönemde acil servislerden daha fazla laboratuvar tetkiki istenirken, pandemi döneminde daha fazla radyolojik tetkik istendiği tespit edildi (p<0,05). Hastaların pandemi döneminde bir önceki yıla göre yaklaşık 7 kat daha fazla konsülte edildiği saptandı. Konsültasyon açısından dönemler arasında istatistiksel olarak anlamlı fark vardır (p<0,001). Hastaneye yatış açısından değerlendirildiğinde, hastaların %5,1'i pandemi öncesi dönemde, %9,7'si pandemi döneminde hastaneye yatırılmıştır (p<0,05). Sonuç: Pandemi döneminde, olasılıkla poliklinik veya aile hekimliği düzeyinde ele alınabilecek durumlar için daha hızlı ve daha kolay tedavi bekleyen hastaların gereksiz acil başvuruların azaldığı görülmektedir. Bu düşüşün en önemli nedeni basit bir müdahale ile çözülebilecek hastalık durumlarında acil servise başvurulmaması tercihi olabilir.