Yazar "Dursun, Meltem" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Yayın Bipolar bozukluklarda kişilik özellikleri / Personality attributes in bipolar disorders(Maltepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2008) Dursun, Meltem; Ziyalar, AdnanBu çalışmada, Bipolar bozukluk yaşayan bireylerin, sağlıklı bireylerden faklı kişilik özelliklerine sahip olduğu varsayılarak, "Bipolar bozukluk yaşayan bireylerin kişilik özellikleri nelerdir?" sorusuna yanıt aranmaya çalışılmıştır. Bu amaçla Prof. Dr. Mazhar Osman Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi K3 K2 erkek psikoz hastaları servisinde yatarak tedavi gören 40 Bipolar erkek hasta ve random örnekleme yoluyla seçilen 40 yetişkin sağlıklı erkek bireyle çalışılmıştır. Hasta grubu, doktor teşhisi ve hasta dosyalarındaki bilgiler doğrultusunda oluşturulmuştur. Kontrol grubuna girecek bireyleri tespiti için de, sağlıklı gruba Ruhsal Belirti Tarama Listesi 90R (SCL 90R) de uygulanmıştır. İki grubun kişilik özelliklerini ölçmek ve birbiriyle karşılaştırabilmek için, her iki gruba Sıfat Tarama Listesi (ACL) kişilik testi ve araştırmacının hazırladığı anket uygulanmıştır. Sıfat Tarama Listesi (ACL) uygulamasının sonucuna göre; Bipolar hasta grubunda ?kendini suçlama, ilgi görme, yakınlık, ideal benlik, erkeksi özellikler, kadınsı özellikler" alt testlerinden, anlamlı derecede yüksek sonuçlar alınmıştır. Sağlıklı grupta da "başatlık, ideal benlik, düzen, kendini suçlama, oto-kontrol, uyarlık" alt testleri, anlamlı şekilde yüksek bulunmuştur. İki grubun kişilik testi puanlarının karşılaştırılması sonucunda, "başarma, başatlık, saldırganlık" alt testlerinde, sağlıklı bireyler yönünde yüksek puanlar elde edilmiştir. "Yakınlık, değişiklik, bağımsızlık, ilgi görme, kendini suçlama, yaratıcılık ve kadınsı özellikler" alt testlerinde ise, Bipolar hastalar yönünde yüksek puanlar elde edilmiştir. Çalışma sonucunda; Bipolar bozukluk yaşayan hastalar ile sağlıklı bireylerin, farklı kişilik özellikleri olduğu sonucuna ulaşılmış ve araştırmanın ana hipotezi doğrulanmıştır. Bu farklılığın hastaların demografik özelliklerinden, hastalık ve tedaviye ait süreçlerden, hastanın psikolojik yapısının özelliklerinden ve hastanın çeşitli klinik özelliklerinden kaynaklanabildiği görülmüştür.