Yazar "Oben, Aylin" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 1 / 1
  • Küçük Resim
    Yayın
    Çalışanın iş memnuniyetinin, sağlığı ile olan ilişkisi
    (Maltepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2010) Oben, Aylin; Telman, Nursel
    Bu araştırmada cevap aranan ana problem "Çalışanın iş memnuniyeti ile, sağlığı arasındaki ilişkinin saptanması" dır. Yapılan işte konusunda deneyim, eğitim ve tecrübe sonucu meslek kavramını ortaya çıkarmıştır. Başarıya giden yolda insanların yaptıkları işte mutlu olmaları son derece önem taşımaktadır. Bireylerin mesleklerinde mutlu olmalarında en etken faktörün iş memnuniyeti olduğu söylenebilir. Çalışanın iş memnuniyetini etkileyen bir çok etken vardır. Bu etkenlerin en başında motivasyon düzeyini görebiliriz. Çalışanın motivasyonu, aldığı ücretten, sosyal ve fiziki çevresinden, iletişimden, arz-talepten, kariyer gelişiminden ve örgütsel unsurlardan etkilenmektedir. Motivasyon dışında, çalışanın fizyolojik ve psişik sağlık durumu, stres, çalışanın yetenekleri, rol belirsizliği, meslek hastalıkları gibi diğer faktörlerinde çalışan üzerinde büyük etkilere olduğu görülür.İş memnuniyetinin çalışanların sağlıkları ile olan ilişkisini belirlemek amacıyla İstanbul iline bağlı, lojistik ve gümrükleme sektörlerinde çalışmakta olan 112 çalışan, örneklem olarak alınmıştır. Araştırmaya katılan çalışanların demografik özelliklerini belirlemeye yönelik demografik özellik anketi uygulanmıştır. İş memnuniyeti düzeylerini saptamaya yönelik ise Minnesota İş Doyum Ölçeğinin kısa formuna başvurulmuştur. Çalışanların yaşadıkları psikosomatik rahatsızlıkları ortaya koymak amacı ile kendilerinden bir aylık süreç içerinde gün gün sağlık raporlama çizelgesi doldurmaları istenmiştir. Kaygı düzeyinin de iş memnuniyeti üzerinde belirleyici olduğu düşünülerek Spielberger Kaygı Envanteri de çalışanlara uygulanmıştır. Toplanan verilerin analizinde Pearson Korelasyon'a başvurulmuş ve veriler arasındaki anlamlı fark sorgulanmıştır. Alınan analiz sonuçları neticesinde, çalışanların iş memnuniyet düzeylerinin ve kaygı düzeylerinin, yaşadıkları psikosomatik rahatsızlıklar üzerinde belirleyici olmadıkları saptanmıştır.