Milletlerarası örgütlerin milletlerarası hukuk kişiliği meselesi ve Avrupa Birliği’nin milletlerarası hukuk kişiliği

Küçük Resim Yok

Tarih

2012

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi

Erişim Hakkı

CC0 1.0 Universal
info:eu-repo/semantics/openAccess

Araştırma projeleri

Organizasyon Birimleri

Dergi sayısı

Özet

Milletlerarası hukukta da iç hukuk düzenlerinde de hukuki kişilik konusu, haklar ve yükümlülükler ile yakın ilişki içinde ele alınmıştır. Kelsen, hukukun sadece bir haklar ve yükümlülükler yumağı olarak tasavvur edilemeyeceğini, hukukun hak ve yükümlülüklerin muhatabını gösterebilmesi gerektiğini vurgular. “[H]aklara ve yükümlüklere ‘sahip’ olacak bir şeyler olmalıdır”1. Hukuka, onun bir sistem olması gerektiği mantığı üzerinden yaklaşan bir görüş için, hak, yükümlülük ve kişilik arasında sistematik bir ilişki olması gerektiği, normal bir sonuçtur. Bununla birlikte milletlerarası hukukta onun yegâne birimi olan devletten başka bir varlığın haklara sahip olması veya yükümlülükler altına girebilmesi, hukuk kuralları alemi için kısa denemeyecek bir süreyi gerektirmiştir. Milletlerarası hukukun varlığını açıklayan en etkili teori olan Klasik teori sayesinde, devlet yüzyıllar boyunca milletlerarası hukukun tek kişisi olarak kalmıştır. Milletlerarası örgütler değişik biçimlerle, belki daha uzun bir süreden beri var olagelmişlerdir; ama bir hukuk kişisi olarak tanınmaları için devlet egemenliğinin esaslı bir şekilde fakat tedricen sınırlandırılmaya başlandığı 20. yüzyıla kadar beklemek gerekmiştir. Milletlerarası örgütlerin hukuki bir kişi olarak kabul edilmeye başlanması devletin egemenliğinin zayıflamasının sonucunda olmuştur; egemenliğin sınırlanmasının ardındaki nedenler, milletlerarası örgütlerin hukuki kişiliğe sahip olmasına da dayanak sağlamıştır. Bu durum iç hukuktan yapılacak bir benzetme ile şöyle açıklanabilir: Nasıl iç hukuk sistemlerinde, bir gerçek kişinin bir işi yapabilmesinin önündeki engelleri kaldırmak için birden fazla kişiden müteşekkil bir tüzel kişi kurulması çözüm olarak görülmüş ise, milletlerarası hukukta da devletler, aralarında çatışma doğuran sorunları aşmak için belli amaçlar çerçevesinde bir araya gelerek milletlerarası örgütleri oluşturmuşlardır. Milletlerarası hukukta bunun en başarılı örneği Birleşmiş Milletler (BM) örgütüdür.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Kaynak

Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

12

Sayı

Özel Sayı

Künye

Sak, Y. (2012). Milletlerarası örgütlerin milletlerarası hukuk kişiliği meselesi ve Avrupa Birliği’nin milletlerarası hukuk kişiliği. Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 12(Özel Sayı), s. 1205-1228.