Yazar "Belgutay, Ali Galip" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Yayın Yalın üretim sistemi ve tekstil sektöründe bir örnek olay çalışması(Maltepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2007) Belgutay, Ali Galip; Özgeldi, MürşideGünümüzün hızla gelişen dünyasında şirketler rekabetsel avantajlar yakalamak ve kalıcı başarılar elde etmek için çeşitli yeni üretim ve yönetim teknikleri arayışları içerisindedir. Şirketler; globalleşen dünyada, gerek yönetim anlayışlarını, gerekse buna bağlı olan üretim anlayışlarını, gelişmelere süratle cevap verebilecek, müşteri tatminini en üst seviyede tutacak, tüm gereksiz ve üretime ek bir katkı sağlamayan unsurlardan arınmış, her türlü kaynak israfını engelleyen, verimliliği ve kaliteyi arttıracak bir şekilde organize veya re-organize etmek zorundadırlar. Son yıllarda yeni bir üretim anlayışı, Japonya’dan tüm dünyaya, kuruluşların ihtiyaçlarını en üst düzeyde karşılamak üzere hızla yayılmaktadır. Bu klasik üretim anlayışlarından radikal değişikliklerle farklılıklar gösteren “Yalın üretim sistemi”dir. Yalın üretimin en önemli özelliği, içinde yer alan her kesimi, aktörü yada tarafı aynı anda memnun etmesi, seri üretimin tersine, herkesin kazanmasını sağlayabilecek güçlü bir potansiyele sahip olmasıdır. Seri üretim tarzında hep bir kesimin kazanması, çoğunluğunun kaybetmesiyle sonuçlanmıştır. Yalın üretimi benimsemiş ana sanayi firmaları, üretim, satışlar, ve karlılık açısından dünyada öncü olabilmekte, sistemi adapte eden tüm firmaların rekabet güçleri ve karlılığı giderek artmaktadır. Yalın üretim, seri üretim anlayışına savaş açmış; gerekli miktarda, tam zamanında, hatasız, stoksuz, israfsız ve kaliteli üretimin yapılabilmesini mümkün kılmıştır. Seri üretim anlayışa göre çalışan birçok firmada %1-5 arası ıskarta oranı normal karşılanırken, yalın üretimde ürün kalitesi için saptanan asga¬ri hedef “ppm” (parts per million) noktasına gelinmesi, yani ıskarta oranının yüzdeler (%), bindeler, hatta on binlerle değil, “milyonlar”la ifade edilecek düzeye indirilmesidir. Hatta ppm bile yeterli değildir, nihai hedef “sıfır hata” noktasına gelinmesidir. Yalın üretim Japon Toyota firmasından kaynaklandığı ve çoğunlukla otomobil sanayinden örnekler verildiği için yalın üretim kimi kez otomobil sanayine özgü bir sistemmiş gibi algılanmaktadır. Yalın üretimin en iyi uygulama olarak yorumlanmasında rol oynayan temel etkenlerden biri de sistemin genel olarak üretime bir yaklaşım biçimi, bir üretim felsefesi olması, ve dolayısıyla elektrikten bilgi-iletişim sektörüne ekmek üretiminden tekstile, beyaz eşya üretimine ve hatta servis sektörüne kadar birçok değişik alana adapte edilebilecek, genel-geçer bir sistem konumunda bulunmasıdır. Sonuç olarak yalın üretim sistemi sadece otomotiv sektörüne ve Japonya’ya ait bir takım kurallar olmayıp, tüm endüstrilere genel olarak uygulanabilen ana prensiplerdir. Bu tezin amacı Japon üreticileri dünyada farklı kılan ve rekabette en öne çıkmalarını sağlayan, verimlilik ve maliyetteki ezici üstünlüklerinin kaynağı olan Yalın Üretim Sistemi’nin öğelerini, yöntem ve tekniklerini, seri üretim sistemlerine göre avantajlarını incelemektir. Üretim sistemini sorgulayan ve üretim sürecinde uygulanması gereken araçların incelenmesi hedeflenmiştir. Bu amaçla, birinci bölümde Yalın Üretim Sisteminin öğeleri ve boyutları ana hatlarıyla açıklanılmış, ikinci bölümde Yalın Üretim yöntemleri ve teknikleri incelenmiş, üçüncü bölümde ise Yalın Üretimin Seri Üretim ile karşılaştırmalı olarak, yalın üretimin dünyaya yayılışı ve üstünlükleri açıklanmaya çalışılmış, dördüncü bölümde ise tekstil sektöründe bir örnek olay çalışması olarak Aydın Örmeye yer verilmiştir.Yayın Yalın üretim sistemi ve tekstil sektöründe bir örnek olay çalışması(Maltepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2007) Belgutay, Ali Galip; Özgeldi, MürşideGünümüzün hızla gelisen dünyasında sirketler rekabetsel avantajlar yakalamak ve kalıcı basarılar elde etmek için çesitli yeni üretim ve yönetim teknikleri arayısları içerisindedir. Sirketler; globallesen dünyada, gerek yönetim anlayıslarını, gerekse buna baglı olan üretim anlayıslarını, gelismelere süratle cevap verebilecek, müsteri tatminini en üst seviyede tutacak, tüm gereksiz ve üretime ek bir katkı saglamayan unsurlardan arınmıs, her türlü kaynak israfını engelleyen, verimliligi ve kaliteyi arttıracak bir sekilde organize veya re-organize etmek zorundadırlar. Son yıllarda yeni bir üretim anlayısı, Japonya'dan tüm dünyaya, kurulusların ihtiyaçlarını en üst düzeyde karsılamak üzere hızla yayılmaktadır. Bu klasik üretim anlayıslarından radikal degisikliklerle farklılıklar gösteren "Yalın üretim sistemi"dir. Yalın üretimin en önemli özelligi, içinde yer alan her kesimi, aktörü yada tarafı aynı anda memnun etmesi, seri üretimin tersine, herkesin kazanmasını saglayabilecek güçlü bir potansiyele sahip olmasıdır. Seri üretim tarzında hep bir kesimin kazanması, çogunlugunun kaybetmesiyle sonuçlanmıstır. Yalın üretimi benimsemis ana sanayi firmaları, üretim, satıslar, ve karlılık açısından dünyada öncü olabilmekte, sistemi adapte eden tüm firmaların rekabet güçleri ve karlılıgı giderek artmaktadır. Yalın üretim, seri üretim anlayısına savas açmıs; gerekli miktarda, tam zamanında, hatasız, stoksuz, israfsız ve kaliteli üretimin yapılabilmesini mümkün kılmıstır. Seri üretim anlayısa göre çalısan birçok firmada %1-5 arası ıskarta oranı normal karsılanırken, yalın üretimde ürün kalitesi için saptanan asgari hedef "ppm"(parts per million) noktasına gelinmesi, yani ıskarta oranının yüzdeler (%), bindeler, hatta on binlerle degil, "milyonlar"la ifade edilecek düzeye indirilmesidir. Hatta ppm bile yeterli degildir, nihai hedef "sıfır hata" noktasına gelinmesidir. Yalın üretim Japon Toyota firmasından kaynaklandıgı ve çogunlukla otomobil sanayinden örnekler verildigi için yalın üretim kimi kez otomobil sanayine özgü bir sistemmis gibi algılanmaktadır.