Türkiye’de çevresel adalet için hayvan hakları gündemi ve yeşil sosyal hizmetin bu süreçteki rolü

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2024

Yazarlar

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

T.C.Maltepe Üniversitesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Araştırma projeleri

Organizasyon Birimleri

Dergi sayısı

Özet

Konu: Doğaya dönük müdahaleler politiktir ve içerisinde tıpkı insanlar arasında olduğu gibi tahakküm yer alır. Ancak bu ilişkinin adil biçimde yeniden dönüşmesi gereklidir. Yeşil sosyal hizmet ise çevresel felaketlerin, kentleşme ve endüstrileşmenin sonuçlarından etkilenen dezavantajlı grupları, doğayı ve biyoçeşitliliği bir bütün olarak değerlendirerek adil ve sürdürülebilir bir çevre için öne sürülen güncel bir yaklaşımdır. Türkiye’de ise son zamanlarda gündeme gelen sokak hayvanları tartışmasında yeşil sosyal hizmetin rolünü değerlendirmek gereklidir. Amaç ve Kapsam: Çevresel adalet ve sürdürülebilir bir çevrede yaşam hakkı için mücadelenin yalnızca gelişmiş ülkelerin ve orta sınıfın konusu olduğuna dair kalıp yargılar, yapısal eşitsizliklerin görünürlüğünü engellemektedir. Özellikle söz konusu hayvan hakları olduğunda bu konuda harekete geçenler marjinalleştirilme riskiyle karşılaşmaktadır. Yeşil sosyal hizmet, insan ile doğayı bir bütün olarak değerlendiren ve bunu yaparken güç eşitsizliklerine, iktidar gruplarının dezavantajlı gruplara ve diğer canlılara yönelik tahakküm ilişkilerini analiz eden ve buna yönelik müdahaleleri planlayan, toplumsal katılımı teşvik eden güncel bir yaklaşımdır. Bu çalışmada, Türkiye'de Hayvan Hakları Kanunundaki değişikliğinin insanı ve doğayı bütüncül bir bakış açısıyla irdeleyen yeşil sosyal hizmet yaklaşımıyla değerlendirilmesi hedeflenmiştir.Kuramsal/Kavramsal Çerçeve: Modernite ile kapitalist rejimin yarattığı kâr odaklı kültüründen doğan çevresel felaketler, 21. yüzyılın başlıklarından biridir. Çarpık kentleşme, bilinçsiz kaynak tüketimi, doğa ve canlı katline yol açarak çeşitli tartışmaları gündeme getirmiştir. Öte yandan yoksulluk gibi dezavantajlılıkları derinleştiren çevresel felaketler, insanlar arasındaki eşitsizliği arttırmakla birlikte insan ve doğa ilişkisini de dönüştürmüştür. Sonuç: Hayvanların korunma hakkının sahipli ve sahipsiz sokak hayvanları üzerinden iki biçimde ele alındığı Kanun Teklifinde sahipsiz hayvanların bakımevinde yer alması ve 5.maddede düzenlenen ötanazi şartları belirli riskler taşımaktadır. Kanunun uygulanmasında kaynak hazırlığının ve şeffaf bakım ve koruma hizmetinin belirsizliği, yalnızca insan odaklı güvenli ve sağlıklı çevrenin oluşumu bahsedilen insan-doğa ilişkisindeki tahakkümü pekiştiren niteliği oluşturabilir. Kanunun "yerel hayvan koruma görevlilerinin sorumlulukları" başlığını kaldıran düzenlemesinde canlıların bakım ve korumasında gönüllü ve aktif vatandaş katılımının önüne geçmesi ise diğer sorundur. Bu durumda canlının yaşam hakkına müdahale eden uygulamaların hesap verilebilirliği ve takibi, aktif vatandaş katılımı engellenmiş bulunmakta ve karar mercileri belirli bir grubun kendisini oluşturmaktadır. Bu noktada doğa ve hayvan hakları aktivistleri ile marjinalleştirme riskine dönük çalışmalar üretilmelidir.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Yeşil Sosyal Hizmet, Çevresel Adalet, Canlılar

Kaynak

26.Ulusal sosyal hizmet sempozyumu 2024 "Yeni toplumsal riskler ve belirsizlikler çağında sosyal hizmet" bildiri özetleri

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye

Öner, E. (2024). Türkiye’de çevresel adalet için hayvan hakları gündemi ve yeşil sosyal hizmetin bu süreçteki rolü, 26.Ulusal sosyal hizmet sempozyumu 2024 "Yeni toplumsal riskler ve belirsizlikler çağında sosyal hizmet" bildiri özetleri / 26.Natıonal social work symposium 2024 "Social work in the age of the new social crisis and uncertainties" abstract book, Ceylan, G. ve Kafes, H. (ed.), T.C. Maltepe Üniversitesi, s.166-167.