Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Araştırmacılar
  • Projeler
  • Birimler
  • Analiz
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Arga, Bora" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Küçük Resim Yok
    Yayın
    Martin Heidegger ve Aristoteles'in sanat görüşlerinin incelenmesi
    (Hamdi Bravo, 2020) Arga, Bora
    Martin Heidegger, yorumbilgisel bir döngü ile sanatın kökenini varlık ve hakikat üzerinden açıklama yolunu izler. Diğer yandan Aristoteles, sanatın doğayı taklit ettiği görüşünü savunur. Bu yüzden ilk etapta Aristoteles’in sanat görüşünün Heidegger’inki ile zıt düştüğü algısı oluşsa da Aristoteles, üzerinden sanat görüşlerini temellendirdiği tragedyayı doğal varlıklarla bir görmez. Aksine, ‘karakter’ kelimesini çoğu zaman ‘karakterin ortaya konuşu’, ‘düşünce’ kelimesini de ‘dilde ortaya konan düşünce’ anlamında kullandığından, Aristoteles için şeylerin ilk etapta göründükleri gibi temsili değil, hakikatlerinin ortaya konması gerekliliği savunulabilir. Dahası, Heidegger’in ve Aristoteles’in sanat üzerine fikir birliğine vardığı konuların arasına şiirsel sanatların doğası görüşü de dâhil edilebilir. Bu yüzden, Heidegger’in ve Aristoteles’in sanat görüşlerinin sanılanın aksine bir ortaklık taşıdıkları ifade edilebilir.
  • Küçük Resim Yok
    Yayın
    MARTIN HEIDEGGER VE ARİSTOTELES’İN SANAT GÖRÜŞLERİNİN İNCELENMESİ
    (2020) Arga, Bora
    Martin Heidegger, yorumbilgisel bir döngü ile sanatın kökenini varlık vehakikat üzerinden açıklama yolunu izler. Diğer yandan Aristoteles, sanatın doğayıtaklit ettiği görüşünü savunur. Bu yüzden ilk etapta Aristoteles’in sanat görüşününHeidegger’inki ile zıt düştüğü algısı oluşsa da Aristoteles, üzerinden sanatgörüşlerini temellendirdiği tragedyayı doğal varlıklarla bir görmez. Aksine,‘karakter’ kelimesini çoğu zaman ‘karakterin ortaya konuşu’, ‘düşünce’ kelimesinide ‘dilde ortaya konan düşünce’ anlamında kullandığından, Aristoteles için şeylerinilk etapta göründükleri gibi temsili değil, hakikatlerinin ortaya konması gerekliliğisavunulabilir. Dahası, Heidegger’in ve Aristoteles’in sanat üzerine fikir birliğinevardığı konuların arasına şiirsel sanatların doğası görüşü de dâhil edilebilir. Buyüzden, Heidegger’in ve Aristoteles’in sanat görüşlerinin sanılanın aksine birortaklık taşıdıkları ifade edilebilir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Yayın
    Metinsel hazzın belirleyicileri olarak bağlam ve öznelliğin felsefi ve pragmatik temelleri
    (Maltepe Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2022) Arga, Bora; Kutlusoy, Zekiye
    20. yüzyıl felsefesi bütünlüklü olarak ele alındığında en temel sorun olarak karşımıza çıkan ve Gottlob Frege’nin analitik yaklaşımıyla ilk defa mercek altına aldığı anlam(lılık), bir görüş zenginliğiyle günümüze değin şekillenerek bir bağlam sorununa dönüşmüş ve böylece yüzyıllar boyunca özümsenen sözcüklerin düşüncelerin tam karşılıkları olduğu görüşü geçerliliğini yitirmiştir. Dilbilgisinin dışında kalan dildeki tüm anlamsal ögelerin bağlam kapsamında değerlendirilebileceği yaklaşımını benimseyerek bu çalışma, yazın dili-gündelik dil farklılık ve benzerliklerini öznellik merkezli bir soruşturmaya doğru açmakta ve anlamlandırma sırasında yürütülen bilişsel süreçleri inceleme konusu edinmektedir. Çalışmada, bu çerçevede, gündelik dil felsefecilerinin edimbilim merkezli anlam görüşüyle çağdaş kuramların ayrıştığı noktalar vurgulanmakta, yazınsal metinlerle ilişkili olarak anlamlandırma süreçlerindeki bilişsel işleyişe yönelik bir serimleme yapılmaktadır. Bulgular ışığında, öncelikli hedefin iletişimin kurulması, duygu ve düşüncelerin alımlayıcı için bilinir kılınması olduğu gündelik dilde istenmeyen bir unsur olan anlam/bağlam belirsizliğinin yazın dilinde dilden haz almanın olanağını oluşturduğu ve metindeki muğlaklık ölçüsünde öznel olarak anlamlandırma serüvenine girişen alımlayıcının, yine aynı ölçüde metinsel haz aldığı savı, felsefi bakış ve bağıntı kuramı payandasında, özellikle şiirlerden örneklerle temellendirilmektedir.

| Maltepe Üniversitesi | Kütüphane | Açık Bilim Politikası | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Maltepe Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, İstanbul, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim